İnsülin Direnci ve Diyabette İhmal Edilen Konu “Hücrelerin Gizli Açlığı” Olabilir mi?

İnsülin direnci, vücudun insüline karşı direnç göstererek, pankreasın görevlerini yeterince yerine getirememesi durumudur.

Besinlerin emiliminden sonra normal şartlar altında vücudumuz insülin salgılayarak kandaki şekeri hücrelere çeker. Ancak insülin direnci durumunda hücreler, insülin hormonuna karşı gereken cevabı veremez ve hücre içerisine alınamayan şeker kanda giderek yükselir. Buna insülin direnci denir.

1

  İnsülin direnci, vücudun insüline karşı direnç göstererek, pankreasın görevlerini yeterince yerine getirememesi durumudur. 

Besinlerin emiliminden sonra normal şartlar altında vücudumuz insülin salgılayarak kandaki şekeri hücrelere çeker. Ancak insülin direnci durumunda hücreler, insülin hormonuna karşı gereken cevabı veremez ve hücre içerisine alınamayan şeker kanda giderek yükselir. Buna insülin direnci denir. İnsülin direnci denilince akla ilk gelen soru şeker hastalığına dönüşme ihtimali olup olmadığıdır.

İnsülin direnci, Tip 2 diyabet riskini de arttırır. İnsülini kullanma ve salgılama yeteneğinin bozulması sonucu diyabet yani şeker hastalığı dediğimiz olgu ortaya çıkar. Ayrıca eğer beslenmede değişiklikler yapılmaz ise, kalp hastalıkları, obezite, yüksek tansiyon gibi diğer sağlık sorunlarına yol açabilir.  Çalışmalar gösteriyor ki insülin direnci, şeker hastalığı ile direk ilişkilidir. Halk arasında genellikle şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, insülin direncinin ilerlemiş halidir.  Eğer seneler içerisinde insülin direnci problemi çözülmez ise, zamanla ağırlaşarak artar ve diğer organları etkilemeye başlar. 
İnsülin direncinin tedavisinde birçok faktör ele alınmalıdır. Özellikle sağlıklı bir diyet yani dengeli beslenmenin benimsenmesi insülin direncini kontrol altına almak için çok önemli bir adımdır. Kilo kaybı ve kan şekeri düzeylerinin kontrol altına alınmasına faydalı olacaktır. Bu durum kilo yönetimi yapılırken mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.
 Egzersiz, insülin direncinin tedavisinde de çok önemlidir. Düzenli yapılan egzersiz, hücrelerin duyarlılık seviyelerini etkileyerek insüline daha duyarlı hale gelmelerini sağlar. 
İnsülin direnci teşhisi alır almaz, yaşam tarzınızı gözden geçirme ve kökten değişiklikler yapma vaktiniz gelmiş demektir. Diyabet tüm vücut metabolizması yapılarını etkileyebiliyor. 
Bu vücut metabolizması yapılarından bir tanesi de kan damarlarını etkilediği için hipertansiyondur. 
Hipertansiyon mevcut ise insülin direncine dikkat!
İnsülin sadece karaciğer, iskelet kası ve beyaz yağ dokusu üzerine etki etmez, aynı zamanda arteriyel damar sistemi ve böbrek de dahil olmak üzere çoğu insan organı ve hücre tipine etki eder. 
İnsülin, renal sodyumun işlenmesine yani böbrek sistemi üzerine sodyum tutulmasına sebep olabiliyor. Bu durumda hipertansiyona yol açabilir. Bu nedenle hipertansiyon durumunda özellikle insülin direnci varsa çözülmelidir. İnsülin direncinde yaşam tarzı ve alışkanlıkların etkisi oldukça büyüktür. Bu noktada sıklıkla yapılan hataları değerlendirebiliriz.

2

İNSÜLİN DİRENCİNDE EN SIK YAPILAN 5 HATA!

İnsülin direnci başta olmak üzere birçok sağlık sorununun arkasında yaşam tarzı yer alır. Eğer yaşam tarzı iyiye giderse, kişi iyiye gider. Yaşam tarzı kötüyse birçok hastalık iler karşı karşıya kalma ihtimali yüksek. Şimdi hep birlikte en sıklıkla yapılan 5 hatanın üzerinde duralım. 

1- YETERSİZ PROTEİN 

Diyetinizde proteinli gıdalara yer vermeyip, daha çok karbonhidrat ağırlıklı beslenmek vücudun insülin dengesini bozabilir. Vücudun yapı taşının ve kaslarımızın büyük bir kısmının proteinlerden oluştuğunu düşünürsek bu son derece beklenebilir bir durumdur. 

2- ZAMANLAMA

Her gün aynı saatlerde öğün yapmak, beslenmenizi düzenli bir hale getirebilir. Her gün tamamen aynı olacak şekilde saati saatine olmasa da, mümkün olduğu kadar her gün bir önceki güne yakın saatlerde yemek insülin salınımı dengesi için daha uygun olacaktır. Öğün sayısı ve sıklığı tamamen bireyin ihtiyaçlarına göre belirlenebilir ancak zamanlamanın her gün aynı saatlerde olması metabolizma hızı açısından avantaj olacaktır. Türkiye’nin en iyi sağlıklı yaşam merkezi Vitalica Wellnes’da uzman kadro eşliğinde öğünleriniz ve vitamin- mineral ihtiyacınız belirlenerek size en uygun olan ve sirkadiyen ritme göre zamanlanarak size sunulur.

3

3- HAREKETSİZLİK

Hareketsiz bir yaşam tarzı insülin sağlığının düşmanıdır. Sizi strese sokmakla bırakmaz, daha çok yemek yemeye sebep olur. Tabii ki bu durum insülin direncinin sebeplerinden biridir. Vitalica wellness’da uzman kadro eşliğinde her sabah güneşi selamlamayla başlayan, yoga seansı ardından yapılan interval sabah yürüyüşünün ardından nefes ve beden bütünlüğü sağlanarak insülin direnci kırılmaya destek olunur.


4- UYKU DÜZENSİZLİĞİ

Yetersiz ve kaliteli olmayan bir uyku, ertesi günün stresli geçme olasılığını arttırır. Bu durum kişinin açlık sinyallerini doğru takip etmesini bloke ederek, yeme ataklarının daha yoğun olmasına sebep olur. Aynı zamanda uyku esnasında daha yoğun olarak salınan, tokluk hormonu “leptin” in yeteri kadar salgılanmaması sonucunda kişi kendini bir türlü doymuş olarak hissedemez. Bu noktada da içgüdüsel olarak hücrelere en hızlı şekilde enerji sağlayacak olan basit karbonhidrata yönelir. Basit karbonhidratlar lif içeriği düşük olduğu için sindirim süreçlerinden hızla geçerek, vücut tarafından enerjiye dönüştürülüp, kan şekerini yükseltir. 

 

5- AŞIRI KISITLAMA MANTIĞI

Aşırı kısıtlayıcı bir beslenme düzeni size yoksunluk hissi verir bu da stres hormonlarının normalden daha fazla salgılanmasına sebep olarak insülin seviyelerini agresif bir hale getirebilir. Bu alışkanlık haline döndüğünde kişi aşırı kısıtlayıcı dönemlerinin arasında hücrelerine yeterli olacak kadar enerjiyi kazandırabilmek için daha fazla besin tüketimine ihtiyaç duyar ve gene ilk tercih olarak kan şekerini hızla yükseltecek basit karbonhidratlara yönelim olacağı için, hızlı bir şekilde kilo alıp, şeker dengesini daha da bozacak bir davranış sarmalı içerisine girebilir.

4

Günlük yoğun stres altında kan şekerimizi dengede tutmamıza yardımcı olacak seçimleri yapmak oldukça zor. Özellikle kadınlarda total vücut ağırlığına oranla yağ oranının daha yüksek olması insülin direncine de davetiye çıkarmaktadır. İnsülin direnci kadınlar arasında da oldukça sık görülen bir rahatsızlıktır. Günlük hayat koşturmacasının getirdiği kötü beslenme maalesef ki şeker metabolizmasını yıpratıyor. Bu durumu daha çok özel olarak çalışan kadınlar üzerinden incelediğimizde; bir öğretmen, muhasebeci, avukat, aşçı veya evin büyük sorumlulukları ile tüm gün meşgul olan bir kadının, meslekten bağımsız olarak en büyük ortak noktası işin ve evin getirdiği stres içerisinde yavaş yavaş beslenme düzeninin bozulmaya başlamasıdır. Sabah kısa bir zaman diliminde geçiştirmelik bir kahvaltı yapmak (hamur işi vs.), akşam eve gelince ya hazır ya da hemen hazırlanabilir makarna, pilav vb. bir şeyler hazırlamak…  Her ikisinde de sonuç yemeği aceleye getirerek bir an önce başka sorumluluklara yetişmek oluyor… 

Evet, yoğun bir yaşam tarzına sahip olabilirsiniz… yine de unutulmamalıdır ki, ayak üstü ve geçiştirmelik beslenme insülin direncinin en büyük etkenlerinden biridir. Bu konuda farkındalık çok önemlidir. Çünkü bu durum tam anlamıyla bir kısır döngüdür. Zamanla insülin direncini arttırarak birçok hastalığa davetiye çıkartabilir. Üstelik yağlanma da kaçınılmaz olacaktır.

5

 İlk yapılması gereken şeylerden biri, sağlıklı beslenmeyi zorluk olarak görmemek ve gözümüzde büyütmemek. Ufak alışkanlık değişiklikleriyle sağlıklı beslenmek yaşam tarzımız haline getirilebilir. Sabahları protein içeren gıdalarla güne başlamak veya sebze ve proteinden zengin bir öğle yemeği de olabilir. Yaşam tarzınıza uyabilecek birçok seçenek mevcuttur. Yeter ki sabahları enerjisi yüksek gıdalardan uzak durulsun. 
Bir yemek planı oluşturmak da bu noktada yapılması gereken en önemli uygulamalardan biridir. Böylece hem mutfak alışverişi, yani gıda seçimi yaparken bizi doğru seçenekler arasında bırakacak kadar uygun besinlerle dolabımızı tamamlayabilmek hem de bugün ne yemek yapacağım stresine girmeden plan, program dahilinde, stressiz bir şekilde günü tamamlama imkanı sunar. Ayrıca detoks programlarının içeriklerine uygun olarak sosyal bir ortamda, uzman kadro ve eğitmenler, şef aşçıların eşliğinde organize edilen “ Şef’ in stüdyosunda sağlıklı Beslenme Grup Dersleri”ne katılabilme imkanı da sunulmaktadır. Bu derslerde keyifli bir şekilde, uygulamalı olarak Vitalica Wellness’ ın eşsiz mutfağının fit ve sağlıklı tariflerine ve sürdürülebilir sağlıklı beslenme mutfağının hazırlanışından, sunumuna kadar tüm püf noktalarını öğrenerek kendi mutfağınızda da müdavim olacağınız lezzetlerin yapılışını öğrenebilirsiniz. 


Bu noktada kendinize yapacağınız en büyük iyilik Türkiye’nin en iyi sağlıklı yaşam merkezi olan Le Meridien Bodrum Beach Resort’ de yer alan Vitalica Wellness merkezimizde size özel olarak planlanmış wellness programlarından uygun olanı tercih etmek olacaktır. Master detoks programımızda olduğu gibi; size özel olarak hesaplanan vitamin ve mineral ihtiyacınızı karşılayacak şekilde planlanarak organlarınızın maksimum performansta çalışmasını tetikler. . Bu sayede insülin hormonu salgılayan pankreasın sağlıklı bir şekilde kendini yenilemesi ve dengeli salınımı sağlanır. Detoks programlarında vücut sindirim fonksiyonlarına çok daha az enerji harcar ve belli gün aralıklarında da çiğneme fonksiyonu tamamen devreden çıkartıldığı için, çiğneme mekanizmasıyla beyin tarafından tetiklenen pankreas dinlenmeye bırakılmış olur. 


Zihinsel ve fiziksel yenilenmenin maksimuma çıkabilmesi için vücudu ve organları dinlendirmek doğru bir tercih olacaktır. 
Dünya genelinde Tip2 Diyabet hastası sayısı son 20 yılda iki kattan daha fazla artmıştır. Üstelik sadece yaşlıların değil gençlerin ve çocukların da hastalığıdır. 
Edinsel en ciddi sistemik hastalıkların başında gelen diyabet bir günde gelişmiyor tabii. 
Önce kan şekeri dalgalanmaları, aşırı insülin salınımı, insülin direnci (HOMA-IR>1) ve kan şekeri yüksekliği (açlıkta<90 mg/dl) oluşuyor. 
İnsülin direnci aslında köprüden önceki son, aynı zamanda ciddiye alınmadığı için kaçırılan çıkış!


İnsülin direncinde göze batan kan şekerinin yüksekliği olsa da ihmal edilen bir gerçek var. Temel enerji kaynağı “glukoz” damarların içinde kaldığına göre hücreler nasıl besleniyor? Daha doğrusu yeterince beslenemeyen hücrelere ne oluyor? 
Prediyabet veya “gizli şeker hastalığı” dönemindeki bu ilk sinyaller kan şekeri yüksekliği ile değil hücresel açlık ile ilişkilidir. Kanıksanmış bir şikayet olan halsizlik ve çabuk yorulma hissinin nedeni ‘HÜCRESEL AÇLIK’ olabilir. 
Ayrıca aç kalan hücreler enerji tasarrufu için öncelikle yenilenme, onarılma gibi lüks fonksiyonları azaltıyor. Yara iyileşmesinde gecikme, basit enfeksiyonların uzaması ve yağlanma da bu dönemin sinyalleri. 
Bu önemli dönemi fark edip fırsatı değerlendirirsek kronikleşmiş yüksek kan şekerine bağlı, sorunlardan korunabilir, kalp damar hastalıkları, böbrek yetmezliği, görme kaybı, sinir hasarı, diyabetik ayak oluşmadan önleyebiliriz. 
Türkiye’ nin en iyi sağlıklı yaşam kliniği olan Vitalica Wellness’da Well aging, interval otofajik, intensive detoks, master detoks programları, yaşam tarzı seçimleri yanında optimum hormonal denge ile sağlıklı ve dinç kalmayı hedefleyen zayıflama kapsamlı bir programdır.

Formu Doldurun

Sizi Hemen Arayalım