Kendimizi daha iyi hissedebilmek, daha enerjik olabilmek için doğru besinleri tüketebilmek çok önemlidir. Beslenmenin kişiye özel bir unsur olması bu noktada devreye giriyor aslında.
Birisinin Sağlıklı Yemeği, Diğerine Acı Bir Zehir Olabilir.
Kendimizi daha iyi hissedebilmek, daha enerjik olabilmek için doğru besinleri tüketebilmek çok önemlidir. Beslenmenin kişiye özel bir unsur olması bu noktada devreye giriyor aslında.
“Birisinin sağlıklı yemeği, diğerine acı bir zehir olabilir.” Lucretius. Yıllar önce keşfedilmiş, ne kadar da sağlıklı bir düşünce yapısı öyle değil mi? Günümüz koşullarında, modern tıpta da bu düşünce yapısı yerini koruyabildiğine göre insan metabolizması ve sindirimi için geçerliliği denenmiş ve ispatlanmıştır. Doğru beslenmenin sağlığımız ve zindeliğimiz üzerinde ne kadar büyük bir etkisi olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Bununla birlikte, bazı gıdaların etkisi, kişiden kişiye değişiklikler gösterebilir. Diğer bir deyişle, bir kişi için vazgeçilmez ve sağlıklı olan bir gıda, başka bir kişide rahatsızlıkların oluşmasına yol açabilir. Bu durumda değişkenlik gösteren immün yanıt ile vücudun doğal bağışıklık yanıtı IgG antikor oluşumu artması sonucunda yaşanıyorsa, gıda intoleransı/ hassasiyeti söz konusu olabilir. Ancak çoğu zaman belirli bir gıdaya gösterilen hassasiyetin sonuçları, gıda tüketildikten belki günler sonra fark edilebilir hale geldiği için, alerji ve intolerans durumlarını birbirinden ayırt edebilmek zorlaşabilmektedir.
Gıda alerji testleri ile çok sık karıştırılsa da gıda intolerans testleri ile ikisi birbirinden bambaşka şeylerdir. Gıda intoleransı aslında vücudumuzun, normal şartlar altında yararlı olabilecek bazı gıdaları yabancı madde olarak algılaması ve bunlara karşı istenmeyen tepkiler oluşturmasıdır.
Bağırsak Sağlığı gerçekten bu kadar önemli mi?
Bağırsaklarımız, vücudumuzun en büyük iç organıdır ve mucizevi şekilde çalışarak sadece sindirimden sorumlu değil, aynı zamanda bağışıklık sistemimiz açısından hayati önem taşıyan işlevlerde de bulunur. Bağırsak duvarı, bakteri, virüs ve diğer patojenlerin vücudumuza girmesini önleyecek bir bariyer oluşturur. Ayrıca bağışıklık sistemi hücrelerimizin de %70’ i bağırsakta bulunmaktadır. Bu hücreler, bağırsak florası adı verilen faydalı bağırsak bakterileri ile birlikte vücudun savunma sisteminde hayati bir rol oynar. Sağlam bir bağırsak sağlıklı ve dengeli beslenildiği takdirde, tüketilen yiyeceklerin organizmaya zarar vermesini engeller. Ancak stres, kullanılan bazı ilaçlar, alkol ve sağlıksız beslenme gibi etmenler, bağırsak sağlığının dengesini bozarak bağırsak duvar geçirgenliğinin artmasına yol açabilir. Böylece tam olarak parçalanmamış ve görece büyük sayılabilecek gıda bileşenleri kana daha fazla karışarak bağışıklık sisteminin aşırı reaksiyon göstermesine yol açabilir. Bunun sonucunda şişkinlik, hazımsızlık, yorgunluk, cilt problemleri, eklem ağrıları, baş ağrıları, yoğun migren atakları, kilo verememe/ alamama gibi kan tahlillerince nedeni açıklanamayan birçok problem görülebilmektedir. Eğer sizin de kan tahlilleriniz gayet normal sonuçlar verirken kendinizi şişkin, ödemli, huzursuz, moralsiz, yorgun veya depresyonda gibi hissediyorsanız yani görünmez bir hastalıkla sürekli olarak savaşıyor ve ne kadar hasta olduğunuzu kanıtlamanız gerektiğini hissediyorsanız gıda intoleransınız olabilir…
Peki bu gıda intolerans testi neleri inceler?
Öncelikle vücudumuzu tanımamız için yaptırmamız gereken bir testtir diyebiliriz. Hangi gıdalar bizim için faydalı ya da zararlı veya hangi gıda dışı ürünlere karşı hassasiyetimiz var bunları tespit edebiliyoruz. Tetikleyici gıdaların ne ölçüde tolere edilebildiği kişiden kişiye değişiklik gösterir.
( kan tahlilleriniz normal sonuçlar verirken bile fiziksel ve mental huzursuzluğunuz devam ediyorsa bu da mutluluk hormonu olan serotonin % 90 oranında bağırsaklardan salgılandığı gerçeğini hatırlatır. Bu da beslenmemizin yanı sıra sindirim sistemimizi de bir o kadar önemsememiz gerektiğinin göstergesidir.)
Eğer sizin de kan tahlilleriniz gayet normal sonuçlar verirken kendinizi şişkin, ödemli, huzursuz, moralsiz, yorgun veya depresyonda gibi hissediyorsanız yani görünmez bir hastalıkla sürekli olarak savaşıyor ve ne kadar hasta olduğunuzu kanıtlamanız gerektiğini hissediyorsanız gıda intoleransınız olabilir…
Sizde hassasiyet oluşturan besinlerin neler olduğunun farkına varılabilirse, vücudunuzdaki inflamatuar süreçlerin azalmasını sağlamak için, bağışıklık sisteminizin daha fazla savunma reaksiyonu göstermesine neden olan gıdaları daha az tüketmeniz veya bunları geçici olarak hiç tüketmemeniz gerekir. Bu beslenme konseptinin bir parçası olarak, çok yüksek reaktiviteye neden olan gıdalardan belirli bir süre uzak durmanız tavsiye edilir. Buna eliminasyon diyeti adı verilir. Daha sonra ise kestiğiniz bu gıdaları diyetinize kademeli olarak tekrar dahil edebilirsiniz ( provakasyon diyeti). Buna paralel olarak, yüksek IgG reaktivitesine neden olan gıdaları rotasyon diyeti yöntemiyle azaltmanız gereklidir. İşte bu süreçlerin hepsinin diyetisyeniniz ve hekiminizin yönlendirmesiyle uygulamak, bağırsak epitel hücrelerinizi dinlendirerek doğal bağışıklık geliştirip, sağlıklı bağırsak hücrelerinin oluşmasını ve gelişmesini tetikler. Vitalica Wellness’in uzman kadrosu eşliğinde Bağırsak epitel hücrelerinde yenilenme sağlanmasına destek olacak olan Angel of Water uygulaması ile de, var olan toksinleri ortadan kaldırarak, sindirim sistemini harekete geçirir. Uygulama sadece steril ılık su içermesi sayesinde bağırsakta bulunan yararlı bakterilere herhangi bir zararı bulunmamakla birlikte, zararlı patojenlerin vücuttan uzaklaştırılabilmesinde son derece etkilidir. Yine Vitalica Wellness Bodrum’ da uygulanan vasti bitkisel bağırsak temizliği ile birlikte bağırsaktaki yararlı bakteriler için besleyici içeriklerin bağırsağa verilmesi sağlanır. Bu işlem bağırsağı beslerken aynı zamanda temizleyecektir.
Özellikle 12 haftalık riskli besinleri elimine edildiği eliminasyon döneminde Vitalica Wellness’ da hem mental hem fiziksel olarak dinlenirken sizler için planlanarak tasarlanmış, interval otofaji program son derece etkili olacaktır. İnterval otofaji programı, bedenini ve sağlığını kontrol etmek isteyen herkes için uygulanabilir. Gıda intolerans testi sayesinde vücudumuzda inflamasyona sebep olan besinleri elimine ederken, stres gibi dış kaynaklardan da vücudu arındırmak çok daha faydalı olacaktır. Sigara, alkol, zararlı madde alışkanlığı olan kişilerde bağırsak epiteli de zarar görmüş olabileceği için özellikle arınma süreçleri sonrasında, beden üzerindeki olumsuz etkilerden de arınmayı isteyenler için benzersiz bir program gerektirir. İnterval otofaji, programı, doktor ve uzmanların gözetimi altında gerçekleştiği için kronik rahatsızlıkları olan kişiler tarafından da kolayca uygulanabilmektedir. İntensive, master, terapötik fasting ve rejeneratif program aşamalarından oluşan interval otofaji programı iltihaplanmayı ve toksin birikimini azaltmak ve yenilenme sürecini bir arada sunar. Gıda intolerans testi sonucunda gerekli olan eliminasyon döneminde de uygulanabilecek olan master program, sıvı orucu ile sindirim sistemine uygun bir dinlenme sağladığı eski bir arınma şeklidir. Bu program toksinlerin vücuttan atmanın en etkili yollarından biridir. Programın tamamı, mide bağırsak yolunun tamamen dinlenmesi esasına dayanarak; mide, karaciğer, pankreas ve bağırsak fonksiyonlarını gevşetmeyi amaçlar.
“Kendi kendini yeme” anlamına gelen otofaji, “Auto- Phagein” kelimesinden gelir. Vücudumuzu bir amaca hizmet etmeyen veya sağlığınızı iyileştirmeyen eski veya daha fazla hücreleri (yağ hücreleri gibi) geri dönüştürmesine ve bu hücreleri yok etmesine denir. Bunlar yerine, yeni daha sağlıklı hücresel yapıların yapımında yeniden kullanmak için çeşitli bileşenleri metabolize ettiği bir tür hücresel geri dönüşümdür.
